ANA SAYFA
TOSUN BABA
Anketler
İLETİŞİM
HERŞEY BURADA
HERŞEYİ BURADA BURADA BULABİLİRSİNİZ
WİNDOWS XP KUR PROĞRAMLARININ AYRINTILARI
ARAŞTIRMA ÖDEVLERİ
HER TÜRLÜ ÖDEVSİTESİNİ BURADABULABİLİRSİNİZ
TÜRK BAYRAMI NEVRUZ
ATATÜRK'ÜN PORTRELERİ
30'AVUSTOZ ZAFER BAYRAMI
8'MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ
ÇANAKKALE ZAFERİ
HAVA ŞEHİTLER GÜNÜ
İLK ÖĞRETİM HAFTASI
DEPREM HAFTASI(1-7MART)
HAVA KORUMA GÜNÜ
BİRLEŞMİŞ DEVRETLER GÜNÜ
YEŞİLAY HAFTASI
DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ
DÜNYA ÇOCUK GÜNÜ
DÜNYA GIDA GÜNÜ
DÜNYA FERSEFE GÜNÜ
DÜNYA SU GÜNÜ
ULUSLAR ARASI IRK AYRIM GÜNÜ
DÜNYA VETERİNER HEKİMLERİ GÜNÜ (Nisan Ayının Son Cumartesi Günü
GAZETECİLER GÜNÜ (10-OCAK)
ENERJİ TASARUF HAFTASI
AHİLİK HAFTASI
DÜNYA ÇİFÇİLER GÜNÜ
OKUMA BAYRAMI
VERGİ HAFTASI
DÜNYA METOROJİ GÜNÜ(23MART)
DÜNYA ÇOCUKLARI KİTAP HAFTASI
CAMİİLER HAFTASI
CUMHURLİYET BAYRAMI
CÜZZAM HAFTASI(25-31MART)
ANKARA'NIN BAŞKENT OLUŞU
TÜRK DİL BAYRAMI(26EYLÜL)
İSTAN BULUN FETHİ(26MAYIS)
SAĞLIK HAFTASI
YAŞRILAR HAFTASI(18-24MART)
YANGIN KORUMA HAFTASI
ÖĞRETMENLER GÜNÜ
YENİ YIL
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI VAKFI KULURUŞU
HEMŞİ RELER GÜNÜ
19 MAYIS ATATÜRK'Ü GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI
DÜNYA ÇOCUK ŞİİRLERİ GÜNÜ
DÜNYA TİYATRO GÜNÜ
AVRUPA GÜNÜ
BABALAR GÜNÜ
ANNELER GÜNÜ
DÜNYA MADENCİLER GÜNÜ
DÜNYA AIDS GÜNÜ(1ARALIK)
DÜNYA VETERİNER HAKİMLERİ GÜNÜ (NİSAN AYININ SON CUMHURİYET GÜNÜ)
ATATÜRK'ÜN ANKARAYA GELİŞİ
KIZILAY HAFTASI
SAKATLAR HAFTASI
VEREME SAVAŞ EĞİTİM HAFTASI
TUTUM YATIRIM HAFTASI
NATO GÜNÜ
TÜRK BÜYÜKLERİ GÜNÜ
MEVLANA HAFTASI
MÜZELER HAFTASI
POP MÜZİĞİNİN HARİHÇESİ
TIP BAYRAMI(14-MART)
TRİZİM HAFTASI
SİVİL SAVUNMA GÜNÜ(28 ŞUBAT)
KÜTÜP HANE HAFTASI
KUTLU DOĞUM HAFTASI(20-26NİSAN)
GAZİLER GÜNÜ(19 EYLÜL)
23 NİSAN MİLLİ EGEMENLİK ÇOCUK BAYRAMI
BİLİM VE TEKLONOJİ HAFTASI
VERGİ HAFTASI (MART AYININ SON HAFTASI)
FIKRALAR
MYNET OYUN
MYNET OTOMOBİL
MYNET EMLAK
MYNET HAVA DURUMU
MYNET FİNANS
İNTERNET EXPORER 8 ÇIKTI
DÜNYA SİYASİ HARİTASI
MYNET KOBİ
FULL BALLANCE OYUNU İNDİR
Sayaç
KURALKAN
CÜZZAM HAFTASI(25-31MART)

CÜZZAM HAFTASI (25 - 31 Ocak)

 

1876’da Norveçli bilim adamı Armauer Hansen tarafından keşfedilen cüzzam mikrobu öncelikle, deri ve siniri tutarak belirtilerini gösteren kronik seyirli bir enfeksiyon hastalığıdır.

Ülkemizde cüzzam hastalığı sosyal hastalıklar arasında sayılmaktadır. Her yeni bulunan hasta yaşamlarının sonuna kadar değişik gereksinimlerinin çözümlenmesi ve çevrelerinin kontrolü açısından kayıt altında tutulmaktadır. Yaklaşık 20 yıl içinde yapılan çalışmalarla birlikte ön çalışmaların başladığı 1983 yılından 2002 sonuna kadar ülkemizde toplam 561 yeni hasta kayda alınmıştır.

Halen 2002 yılı sonu verilerine göre ülkemizde 2605 hasta bulunmakta ve bunlar kontrol altında tutulmaktadır. Bu hastaların yaş ortalaması 60.50’dir.

Hastaların % 60.96’ini oluşturan 1588 hasta, lepranın sakatlık sınıflamasına göre 2. derece (%60) ve daha üzerinde olmak üzere sakattır. Yine aynı verilere göre 2002 yılı sonunda lepra tedavisi süren hasta sayısı 42’dir.

LEPRA hastaları daha çok kırsal kesimdeki yoksul hastalardır. Sağlık hizmetlerinden yeterince yararlanamamış bir kesimde yoğunlaşmaktadırlar. Genellikle çok çocuklu ailelerde yaygındır. Tek odada yaşayan, aynı kaptan yiyen, yetersiz ve tek tip beslenen, direnci düşük ailelerde enfeksiyon daha çabuk yayılır. Aile içinde uzun süre yakın temasta bulunulduğunda, hastalık, direnci düşük doğmuş küçük çocuklara geçiyor. Lepralı, tedavisini sürdürmüyorsa, sürekli öksürüp hapşırıyorsa başkasına bulaştırma olasılığı var; verem gibi. BCG verem aşısı, yüzde 60 düzeyinde lepra mikrobundan da kişiyi koruyor. Genetik yatkınlık da lepra hastalığının ortaya çıkmasında önemli bir faktör.


CÜZZAM HASTALIĞI NASIL YAYILIR?

Verem hastalığını yapan basille hemen hemen aynı türde olan bu mikroba karşı doğal bağışıklığın bulunmaması (İnsanların tümüne yakınında bu doğal bağışıklık vardır. Doğal bağışıklığın olmaması hali, insanlara kendinden önceki soylarından geçen bir özelliktir. Bu bağışıklık halini bir testle anlamak olasıdır.) ve cüzzam mikrobu taşıyan bir hastayla uzun süreli ve yakın temas halinde olmak sonucunda hastalığa yakalanmak mümkündür. Erken teşhis ve tedavi edildiğinde kesinlikle iyileşen ve bildirimi zorunlu bir hastalıktır. Hastalığın tek taşıyıcısı insandır.


CÜZZAMIN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Aşağıda sıralanan belirtilerden bir veya bir kaçı cüzzam hastalığını düşündürmelidir:

- Vücudun herhangi bir yerinde deriden açık renkte, oval veya yuvarlak, kabarık olmayan, hiçbir şikâyet yaratmayan kepeksiz, bazen hafif duyu kusuru gösteren leke.
- Çocuklarda ve gençlerde burunda sürekli tıkanma ve sık sık tekrarlayan burun kanamaları
- Deri üzerinde bir veya daha fazla kabarık plak şeklinde, kılsız, terlemeyen, kepekli, mutlaka duyu kusuru olan lezyonlar
- Belirli yerlerde özelikle ön kol iç yüzeyde duyu eksilmesi
-4. ve 5. parmakların elde içe kıvrılması, avuç içi kaslarda erime başlaması, kol ve bacak sinirlerinde kalınlaşma ve ağrılı olmaları
- Kaşların uçlardan dökülmesi
- Vücutta pek çok yerlerde basilli nodüller
- Yüzde ödem, alın derisi ve kulakların morumsu kabarık ve sert nodüllerle dolması
- Diz ve dirseklerde yara izleri
- Alt göz kapaklarının kapanmaması

HASTALIĞIN TEDAVİSİ

Teşhisi gecikmiş ve hiç veya düzenli tedavi görmemiş durumlarda 10–15 yıl sonra sakatlıklar gelişir. Hastalıkların ilk teşhis ve tedavileri deri hastalıkları uzmanı bulunan devlet hastanelerinde yapılır.
Aynı verem tedavisinde olduğu gibi en az üç ilaçtan oluşan bir kombine tedavi ile en çok 2 yıl içinde hastalar tamamıyla tedavi edilmektedir.
Tedavide etkin ilaçların varlığı ve bulaşıcılık baskı altına alınabildiğinden hastalar sadece ön tedavi için hastaneye yatırılır ve şekil bozukluklarının ameliyatla düzeltilmesi yoluna gidilebilir.


TÜRKİYE’DE CÜZZAM

Ülkemizde cüzzam ile mücadeleyle, ilk kez Prof. Dr. Mazhar Osman’ın 1919 yılında 40 kadar lepra hastası için Bakırköy Akıl Hastanesi’nde özel bir bölüm açmasıyla başlandı. Bu girişim, ülkemizdeki ilk cüzzam hastanesinin de temelini atan bir adım niteliğini taşıyor. Ancak cüzzamın ülkemizde kontrol altına alınması konusundaki en kapsamlı girişim, 1976 yılında İstanbul’da Prof. Dr. Türkan Saylan ve arkadaşlarınca kurulan Cüzzamla Savaş Derneği olarak kabul ediliyor.Ayrıca Ankara’da da Cüzzam Savaş ve Araştırma Derneği adında gönüllü örgütler bulunmaktadır.

Ankara’daki dernek Lepra Mecmuası adıyla bilimsel bir yayın organı çıkarmaktadır. İstanbul’daki dernek ve vakıf ise çeşitli sosyal etkinlikler yaparak ve yardımseverlerle ilişkiye geçerek hastaların sosyal sorunlarını çözümlemek, ekonomik açıdan yardımcı olmak,

hasta çocuklarının eğitimlerini sürdürmeleri amacıyla burs vermek, hastalara iş bulmak ve özellikle kendi yaşadıkları çevrede üretken hale getirmek için yoğun çaba harcamaktadır. Tüm merkezler ve gönüllü kuruluşlar Sağlık Bakanlığı ile işbirliği yaparak her yıl Ocak ayının son haftasında Cüzzamla Savaş Haftası düzenlemektedirler. Tüm dünyada her yıl ocak ayının son pazar günü Devlet Sağlık Örgütü’nün önerisiyle "Dünya Cüzzam Günü" olarak anılmaktadır.

 


Bugün 8 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol